Ceza mahkemeleri, her il merkezi ile coğrafi bölgelerin durum ve iş yoğunlukları göz önünde bulundurularak belirli ilçelerde Hakimler ve Savcılar Kurulunun da görüşü alınarak Adalet Bakanlığınca kurulur.
Ceza Mahkemeleri; Asliye Ceza ve Ağır Ceza Mahkemeleri ile özel kanunlarla kurulan diğer ceza mahkemelerini kapsamaktadır.
Özel kanunlarla kurulan diğer ceza mahkemeleri ise; Çocuk Mahkemeleri, Çocuk Ağır Ceza Mahkemeleri, İcra Ceza Mahkemeleri, Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemeleridir.
Asliye Ceza Mahkemeleri, her il merkezi ile coğrafi bölgelerin durum ve iş yoğunlukları göz önünde bulundurularak belirli ilçelerde Hakimler ve Savcılar Kurulunun da görüşü alınarak Adalet Bakanlığınca kurulur. Adli teşkilat birimlerinin bulunduğu yerlerde Asliye Ceza Mahkemelerinin bulunması ise bir zorunluluktur.
Asliye Ceza Mahkemesinde tek hakim bulunmaktadır.
İş durumunun fazlalığı nedeniyle gerekli görülen yerlerde birden çok asliye ceza mahkemesi bulunur.
Asliye Ceza Mahkemeleri kanunların ayrıca görevli kıldığı haller saklı kalmak kaydıyla; Sulh Ceza Hakimliği ve Ağır Ceza Mahkemelerinin dışında kalan dava ve işlere bakmakla görevli mahkemelerdir. Mahkemelerin görevleri belirlenirken suçun ağırlaştırıcı veya hafifletici nedenleri gözetilmeksizin kanunda yer alan suçun cezasının üst sınırı göz önünde bulundurulmaktadır. Kural olarak kanunda suç olarak tanımlanmış suçların üst cezai sınırının 10 yılı geçmediği suçlar Asliye Ceza Mahkemesinin görev alanına girer. 10 yıldan fazla hapis cezasını gerektiren dava ve işlere de Ağır Ceza Mahkemeleri bakmakla görevlidir.
Asliye Ceza Mahkemelerinde genellikle hırsızlık, gasp, yaralama, uyuşturucu madde bulundurma, basit ve nitelikli dolandırıcılık, hakaret, tehdit gibi suçlara bakılır.
Yukarıda ifade edildiği üzere; Mahkemelerin görevleri belirlenirken suçun ağırlaştırıcı veya hafifletici nedenleri gözetilmeksizin kanunda yer alan suçun cezasının üst sınırı göz önünde bulundurulmaktadır. Kural olarak kanunda suç olarak tanımlanmış suçların üst cezai sınırının 10 yılı geçmediği suçlar Asliye Ceza Mahkemesinin görev alanına girer.
Ağır ceza mahkemesi, ilk derece ceza yargılamasında kanunda öngörülen ceza miktarı bakımından en ağır suçlara bakan mahkeme grubundadır.
Ceza mahkemeleri, her il merkezi ile bölgelerin coğrafi durumları ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak belirlenen ilçelerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun olumlu görüşü alınarak Adalet Bakanlığın tarafından kurulur.
Ağır ceza mahkemesinin yargılama yapma yetkisi diğer mahkemelerden daha geniş tutulabilir. Yani, ağır ceza mahkemesi birden fazla adliye çevresinde işlenen ağır cezalık suçlara bakabilir.
Ağır ceza mahkemesinde bir başkan ile yeteri kadar üye bulunur. Bu mahkeme bir başkan ve iki üye ile toplanır ve karar verir. Duruşmalara mahkeme başkanı ve iki üyeden oluşan mahkeme heyeti ile savcının katılımı zorunludur.
Ağır ceza mahkemesinde tüm kararlar müzakere yolu ile verilmelidir. Karara katılacak üye hakimler müzakerede görüşünü söyler, mahkeme başkanı müzakereyi yöneterek oyları toplar ve kararı açıklar.
Ağır ceza mahkemesinin görevi, 5235 Sayılı Kanun’un 12.maddesinde düzenlenmiştir.
5235 sayılı Kanun madde 12: “Kanunların ayrıca görevli kıldığı hâller saklı kalmak üzere, Türk Ceza Kanununda yer alan yağma (TCK md. 148), irtikâp (TCK md. 250/1 ve 2), resmî belgede sahtecilik (TCK md. 204/2), nitelikli dolandırıcılık (TCK md. 158), hileli iflâs (TCK md. 161) suçları, Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısmının Dört, Beş, Altı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar (318, 319, 324, 325 ve 332 nci maddeler hariç) ve 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun kapsamına giren suçlar dolayısıyla açılan davalar ile ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis ve on yıldan fazla hapis cezalarını gerektiren suçlarla ilgili dava ve işlere bakmakla ağır ceza mahkemeleri görevlidir.”
Mahkemelerin görevleri belirlenirken suçun ağırlaştırıcı veya hafifletici nedenleri gözetilmeksizin kanunda yer alan suçun cezasının üst sınırı göz önünde bulundurulmaktadır. Ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis ve on yıldan fazla hapis cezalarını gerektiren yani üst sınırı 10 yıldan fazla olan tüm suçlara bakma görevi ağır ceza mahkemesinindir.
Ağır Ceza Mahkemelerinde görülen davalar; Kasten öldürme, Yağma, İrtikap, Resmi belgede sahtecilik, Nitelikli dolandırıcılık, Hileli iflas, Rüşvet, Zimmet, Uyarıcı ve uyuşturucu madde ticareti ve imalatı, İnsan ticareti, Cinsel saldırı, Çocuğun Cinsel istismarı, Cinsel İstismar, Devletin güvenliğine ilişkin suçlar, Doku ve organ ticareti, İnsanlığa karşı işlenen suçlar, Milli savunmaya karşı suçlar, Devletin güvenliğine karşı işlenen suçlar, Devlet sırlarına karşı işlenen suçlar, Anayasal düzene karşı işlenen suçlar, 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlardır. Bu suçlar Ağır Ceza Mahkemelerinde görülmektedir.
Ağır Ceza Mahkemelerinin kararlarına karşı itiraz yolu ilk derece mahkemesinin verdiği bir kararın aynı derecede yer alan bir başka mahkeme tarafından değerlendirilmesi için düzenlenmiştir. Ağır Ceza Mahkemesi ile başkanı tarafından verilen kararlar hakkındaki itirazların incelenmesi o yerde ağır ceza mahkemesinin birden çok dairesinin bulunması halinde ağır ceza mahkemesi numarasını izleyen bir sonraki daireye, son numaralı daire dava bakmışsa birinci daireye, o yerdeki tek ağır ceza mahkemesi bulunması halinde ise en yakın ağır ceza mahkemesine itiraz edilmektedir.
Bunun yanında Ağır Ceza Mahkemesi kararlarına itiraz süresi tefhim (öğrenme tarihi) veya tebliğden itibaren 7 gündür. Hakim veya mahkeme yerinde görürse kararı düzeltir fakat yerinde görülmezse en çok 3 gün içerisinde yetkili mahkemeye itirazı gönderir.
Ağır Ceza Mahkemelerinde verilen HAGB (Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması) kararlarına karşı da itiraz kanun yoluna başvurulmaktadır.
Ağır Ceza Mahkemesi kararının hem maddi olay yönünden hem de hukuki yönden üst dereceli istinaf mahkemesi tarafından denetlenmesi istinaf kanun yoluna başvurulmasıyla olmaktadır. Ağır Ceza Mahkemelerinin hüküm niteliğindeki kararlarına karşı şartları varsa istinaf kanun yoluna başvurulabilir. 15 yıl ve daha fazla hapis cezası verilmiş hükümlerine karşı istinaf mahkemesi kendiliğinden temyiz incelemesine tabi tutmaktadır.
Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen hükümlere karşı mutlaka ceza hukuku alanında uzman bir ceza avukatından hukuki destek alınarak itiraz edilmesinde büyük fayda bulunacaktır. Nitekim söz konusu verilen cezalar kişinin mahkumiyetine neden olmaktadır. Bu nedenle Ağır Ceza Mahkemelerinde görülen davalarda ceza hukuku alanında uzman ceza avukatından hukuki destek alınması önerilir.
Çocuk mahkemelerinin yargı çevresi, kurulduğu il ve ilçenin idari sınırları dikkate alınarak belirlenir. Çocuk ağır ceza mahkemelerinin yargı çevresi, bulundukları il merkezi ve ilçeler ile bunlara adli yönden bağlanan ilçelerin idari sınırlarıdır. Coğrafi durum ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak çocuk mahkemeleri ile çocuk ağır ceza mahkemelerinin yargı çevresinin belirlenmesine veya değiştirilmesine Adalet Bakanlığının önerisi üzerine Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca karar verilir.
Çocuk mahkemeleri, asliye ceza mahkemesi statüsüne eşdeğerde olduğundan, asliye ceza mahkemeleri hakkındaki düzenleme çocuk mahkemeleri için de geçerlidir. Çocuk mahkemeleri tek hakimlidir. Çocuk mahkemelerinde Cumhuriyet savcısı bulunmaz. Ancak, verilen hükümler ile tutuklamaya veya salıverilmeye ilişkin kararlara karşı Cumhuriyet savcısının kanun yoluna başvurabilmesi amacıyla dosya Cumhuriyet başsavcılığına gönderilmelidir.
Çocuk ağır ceza mahkemeleri ise, bir savcı, iki üye hakim ve mahkeme başkanı hakimden oluşmaktadır. Mahkeme mutlaka bir başkan ve iki üye ile toplanır
Çocuk mahkemeleri, esasen asliye ceza mahkemesi tarafından yargılanması gereken suçlar ile ilgili yaş küçüklüğü nedeniyle suça sürüklenen çocuklar hakkında açılan davalara bakmakla görevlidir.
Çocuk ağır ceza mahkemeleri ise, çocukların işlediği ve esasen ağır ceza mahkemesi tarafından yargılanması gereken suçlarla ilgili yaş küçüklüğü nedeniyle çocuklar hakkında açılan davalara bakmakla görevlidir.
Çocuk kavramı hukuken 18 yaşını tamamlamamış tüm bireyleri kapsamaktadır. 18 yaşından küçük herkes çocuk sayılır. Bu yaştan küçüklerin işlediği suçları yargılayacak mahkemelerin kendi arasında nasıl iş bölümü yapılacağı, yani yargılamayı çocuk mahkemesi tarafından mı yoksa çocuk ağır ceza mahkemesi tarafından mı yapılacağı suç vasfına göre belirlenir. Çocuk yargılamasının konusu olan aynı suç, 18 yaşından büyükler için asliye ceza mahkemesinin görevine giriyorsa çocuk mahkemesi, ağır ceza mahkemesinin görevine giriyorsa çocuk ağır ceza mahkemesi görevlidir.
Çocuk mahkemesi hakimi tarafından verilen kararlara yapılacak itirazlar, yargı çevresinde bulundukları çocuk ağır ceza mahkemesi tarafından incelenir.
Çocuk ağır ceza mahkemesi tarafından verilen kararlara yapılan itirazlar, o yerde birden çok çocuk ağır ceza mahkemesi varsa, numara olarak kendisini izleyen mahkemeye; son numaralı mahkeme için birinci mahkemeye; o yerde sadece bir çocuk ağır ceza mahkemesi varsa, en yakın çocuk ağır ceza mahkemesine aittir.
Bkz. Ceza Avukatı