ZİNA NEDENİYLE BOŞANMA DAVASI

 

 

1. Özel Boşanma Sebepleri Nelerdir?

 

  1. ZİNA NEDENİYLE BOŞANMA (TMK md. 161)
  2. HAYATA KAST NEDENİYLE BOŞANMA (TMK md. 162)
  3. PEK KÖTÜ DAVRANIŞ NEDENİYLE BOŞANMA (TMK md. 162)
  4. ONUR KIRICI DAVRANIŞ NEDENİYLE BOŞANMA (TMK md. 162)
  5. SUÇ İŞLEME NEDENİYLE BOŞANMA (TMK md. 163)
  6. HAYSİYETSİZ HAYAT SÜRME NEDENİYLE BOŞANMA (TMK md. 163)
  7. TERK NEDENİYLE BOŞANMA (TMK md. 164)
  8. AKIL HASTALIĞI NEDENİYLE BOŞANMA (TMK md. 165)

Zina, 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun düzenlediği mutlak boşanma sebeplerindendir.

Nitekim Türk Medeni Kanunu’nun 161. Maddesi şu şekildedir:

“Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir.

Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her hâlde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer.

Affeden tarafın dava hakkı yoktur.”

 

2. Mutlak Boşanma Sebepleri Nelerdir?

 

  1. ZİNA (TMK md. 161)
  2. HAYATA KAST (TMK md. 162)
  3. PEK KÖTÜ DAVRANIŞ (TMK md. 162)
  4. TERK (TMK md. 164)
  5. EYLEMLİ AYRILIK (TMK md. 166 f. IV )
  6. ANLAŞMALI BOŞANMA (TMK md. 166 f. III )

 

3. Zina Nedeniyle Boşanma Davasına İlişkin Açıklamalar

 

Zina, yalnızda Türk Hukuku bakımından değil evrensel olarak kabul görmüş bir boşanma sebebidir. Zina, tarafların devam eden evlilik birliğine karşı yapılmış en büyük sadakatsizliklerden biri olarak kabul görerek yalnızca günümüz hukuk kuralları değil hemen hemen her devirdeki hukuk kurallarına göre özel bir boşanma sebebi olarak kabul görmüştür.

4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun. 161. Maddesinin f. I hükmüne göre; “Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir." Ancak yasada zinadan hangi hareketin kastedildiği tam anlamıyla açıklanmamıştır.

Zina, uygulamada ve doktrinde şu şekilde tanımlanmıştır: Evli bir kişinin, eşinden bir başkasıyla cinsel münasebetlerde bulunmasıdır.

Cinsel sadakat, evlenmenin hukuki bir sonucu olarak eşler arasında evlilik birliği kurulması sonucunda eşler için doğan yükümlülüklerinden biridir. Belki de evlilik birliği içerisindeki yükümlülüklerden en önemlisidir.

4721 sayılı Türk Medenî Kanununun m. 161 f. I hükmüne göre "Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir." Şeklinde olup söz konusu boşanma davası mutlak bir boşanma nedeni olduğundan zina nedeniyle boşanmaya karar verildiği takdirde aleyhe hüküm verilen eş için hukuki ve mali sonuçları çok daha ağır olmaktadır.

 

4. Zina Nedeniyle Boşanma Davası Açılabilmesinin Koşulları Nelerdir?

 

Zina sebebiyle boşanma kararı verilebilmesi için aşağıdaki koşulların gerçekleşmesi gerekmektedir. Buna göre zina nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için:

  1. Geçerli Bir Evlilik Bulunmalıdır.
  2. Cinsel İlişki Koşulu Gerçekleşmelidir.
  3. Kusur Koşulu Gerekmektedir.

 

4.1. Evlilik Koşulu Gerçekleşmelidir

Zinanın varlığı için davanın tarafları arasında hukuken kurulmuş bir evlilik ilişkisinin bulunması gerekir. Bilindiği üzere TMK. m. 185 f. I hükmüne göre ancak evlenmeyle eşler arasında evlilik birliği kurulmuş olur. Evlenmenin şekli şartları bakımından evlendirme memuru, evlenme töreninde evleneceklerden her birine birbiriyle evlenmek isteyip istemediklerini sorar. Tarafların olumlu sözlü cevaplarını verdikleri anda eşler arasında evlilik birliği kurulmuş olur. Bu noktadan sonra evlilik birliği kurulmuş olacağından tarafların evlilik birliği içerisindeki yükümlülükleri de hukuken doğmuş olur.

 

4.2. Cinsel İlişki Koşulu Gerçekleşmelidir

Zinanın objektif unsuru eşlerden birinin eşinden başka bir insanla cinsel ilişkide bulunmasıdır. Davalının bir başka insanla cinsel ilişkiye girdiği kesin veya güçlü karineyle kanıtlanmış olmalıdır.

Yargıtay uygulamasında cinsel ilişki evli olan/en az biri evli olan aynı cinsten kişiler arasında gerçekleşirse zina sayılmaz şeklindeydi ancak bu durum daha sonraki içtihatlarda değişerek aynı cinsten kişiler arasında gerçekleşen cinsel ilişkinin de zina sayılacağına kanaat getirildi.

4721 sayılı Türk Medenî Kanununun m. 161 f. I hükmünde zinadan neyin kastedildiği açıklanmamıştır. Dolayısıyla hüküm içi boşluğun varlığından söz edilebilir. Hüküm içi boşluk son Yargıtay kararına göre zina, eşi dışında karşı ya da aynı cinsten başka birisi ile istenerek gerçekleştirilen cinsel ilişki olarak değerlendirilerek doldurulmuştur.

Zina eylemi yalnızca karşı taraflar arasında olmak zorunda da değildir. Nitekim uygulamada ve yüksek mahkeme kararlarınca erkek erkeğe gerçekleşen cinsel ilişki de zina sayılarak zina nedeniyle boşanma davasına ilişkin içtihatlara konu olmuş ve boşanma davasında tarafların zina sebebiyle boşanmalarına karar verilmiştir.

Bu nedenle önemle belirtmek gerekir ki zina eylemi yönünden cinsel ilişkide bulunulan kişilerin cinsiyetinin bir önem arz etmemektedir.

Zina hususu; fotoğraflar, bilgisayar çıktıları ve tanık beyanlarıyla ispatlanabilir. Fiilen başkasıyla karı koca hayatı yaşama zina sebebiyle boşanma kararı verilmesi için yeterlidir. Ortak konutta yakalanmış olma zina sebebine dayalı boşanma davasının kabulünü gerektirir.

 

4.3. Kusur Koşulu Gerçekleşmelidir

Zina eylemini gerçekleştirenin ayırt etme gücüne sahip olduğu yolunda bir karine vardır. Karinenin aksini savunan iddiasını kanıtlamak zorundadır. Zina eyleminin anlamını kısmen anladığı hâlde bu eylemi gerçekleştiren kusurlu sayılır.

Zina sebebiyle boşanma davası açılabilmesi için zina eden eşin aynı ya da karşı cinsten bir kimseyle bilerek ve isteyerek cinsel ilişki yaşaması gerekir.

 

5. Zina Nedeniyle Boşanma Davası Açma Hakkı Ortadan Kalkabilir Mi?

 

Zina sebebiyle boşanma (TMK md. 161) davasında davaya hakkı olan kadın veya kocanın, 

  • Boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay, 
  • Her hâlde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. 

Zina sebebiyle boşanma (TMK md. 161) davasında yer alan süreler hak düşürücü süre olduğundan hâkim tarafından kendiliğinden dikkate alınmalıdır.

Zina sebebiyle boşanma davalarında dava hakkının iki hâlde dava açma hakkının ortadan kalktığını görmekteyiz. Bu durumlar hak düşürücü süre ve af şeklindedir. Af olgusu, somut olay ve durumlara göre özellik arz etmekte olup hangi olayların af olarak nitelendirilebileceği hususunda mutlaka boşanma hukukunda uzmanlaşmış boşanma avukatlarında danışılmasında büyük bir fayda olacaktır.
 

5.1. Hak Düşürücü Süre (TMK md. 161 f. II)

“Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her hâlde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer.”

 

5.2. Af (TMK md. 161 f. III) 

“Affeden tarafın dava hakkı yoktur.”