KAPAT
Hukuki Yazılar

Hukuki Yazılar

Türk Borçlar Kanunu’nun 420.Maddesi hükmü gereğince, işçinin işverenden alacağına ilişkin ibranamenin, bir takım geçerlilik koşulları bulunmaktadır. Aksi halde, yani işçi ile işveren arasında yapılmış olan ibranameler geçerlilik koşullarını taşımaması halinde hukuken bir anlam ifade etmeyecektir.

Bedelsiz senedi kullanma suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 156. maddesinde yer alan “Malvarlığına Karşı Suçlar” bölümünde düzenlenmiştir.

Türk Ceza Kanunu madde156: “Bedelsiz kalmış bir senedi kullanan kimseye, şikayet üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis ve adli para cezası verilir.”

 

Kıdem tazminatı, 1475 sayılı eski İş Kanunu’nun yürürlükte olan 14. maddesinde düzenlenmiştir. Kıdem tazminatı: “işverene ait bir veya birkaç iş yerinde belirli bir süre çalışan işçinin, işini kaybetmesi halinde işinde yıpranması, yeni bir iş edinmede karşılaşacağı güçlükler ve iş yerine sağladığı katkı göz önüne alınarak, geçmiş hizmetlerine karşılık işveren tarafından işçiye kanuni esaslar dahilinde verilen toplu paradır.”

5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’un 8 ve 9. maddelerinde erişimin engellenmesi halleri düzenlenmiştir. Erişimin Engellenmesi Kararı; “içeriği suç oluşturan yayınlar”, “kişilik haklarına saldırı oluşturan yayınlar”, “özel hayatın gizliliğini ihlal eden yayınlar” ve “yaşam hakkı” ile “kişilerin can ve mal güvenliğinin korunması”, “milli güvenlik ve kamu düzeninin korunması”, “suç işlenmesinin önlenmesi” veya “genel sağlığın korunması” hallerinde verilebilmektedir.

"Kira Uyarlama Davası", temelini Türk Borçlar Kanunu'nda almakla birlikte, ödenmekte olan kiranın günün ekonomik şartlarında meydana gelen olağanüstü değişimler sonucunda rayiç bedellere göre çok düşük veyahut yüksek kalması halinde belirli şartların da bir arada bulunması neticesinde kira bedelini artırmak veya azaltmak amacıyla uyarlanmasının talep edilmesi şeklinde görülmektedir. Kira uyarlama davası neticesinde hak kaybı yaşamamak için mutlak tavsiyemiz kira hukuku alanında çalışan bir avukattan destek almanızdır.

“Terekenin Tespiti Davası”, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 589. maddesi ile düzenlenmiştir:

Türk Medeni Kanunu Madde 589"Mirasbırakanın yerleşim yeri sulh hâkimi, istem üzerine veya re'sen tereke mallarının korunması ve hak sahiplerine geçmesini sağlamak üzere gerekli olan bütün önlemleri alır.

Bu önlemler, özellikle kanunda belirtilen hâllerde terekede bulunan mal ve hakların yazımına, terekenin mühürlenmesine, terekenin resmen yönetilmesine ve vasiyetnamelerin açılmasına ilişkindir.

Önlemlerle ilgili giderler, ileride terekeden alınmak üzere, başvuran kişi tarafından; önleme hâkimin re'sen karar verdiği hâllerde Devlet tarafından karşılanır.

Mirasbırakan, yerleşim yerinden başka bir yerde ölmüş ise, o yerin sulh hâkimi bu ölümü yerleşim yeri sulh hâkimine gecikmeksizin bildirir ve mirasbırakanın ölüm yerinde bulunan mallarının korunması için gerekli önlemleri alarak bununla ilgili dosyayı ve varsa vasiyetnameyi yerleşim yeri sulh hâkimine gönderir."

Mirasçılar, vefat eden akrabalarının tüm malvarlığı hakkında bilgi sahibi olmadığından mirasa konu olabilecek (taşınır ve taşınmaz mallar, banka hesapları, fikri ve sınai hakları, kripto para, soğuk cüzdan hesapları ve miras bırakanın borçları) malvarlıkları mahkeme aracılığıyla terekenin tespiti davası neticesinde tespit edebilecektir.  Terekenin tespiti davası açılırken dava dilekçesinde yazılmamış olan bir eksiklik davayı açan kişi veya kişilerin çok büyük hak kaybına uğramasına neden olabilmektedir. Bu nedenle tavsiyemiz söz konusu mirasın tespiti davası açılırken miras hukuku ile ilgilenen bir avukatla çalışmaktır.

Kooperatifler, ortak bir ekonomik amaç doğrultusunda, belirli bir amaca ulaşmak için gönüllü olarak bir araya gelen ve ortaklık esasına dayalı bir şekilde faaliyet gösteren tüzel kişilerdir. Kooperatifler, ticari şirketlerden farklı olarak, kar amacı güdmezler. Amaçları, ortaklarının ortak ihtiyaçlarını karşılamak ve ortaklarının ekonomik ve sosyal refahını sağlamaktır.

Türkiye'de yasa dışı bahis oynamak, 7258 sayılı Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun'a göre bir kabahattir. 7258 sayılı Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun madde 5/d: "Spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli veya müşterek bahis veya şans oyunlarını oynayanlar mahallin en büyük mülki idare amiri tarafından beş bin liradan yirmi bin liraya kadar idari para cezası ile cezalandırılır."

Bilişim teknolojilerinin hızla gelişmesi ve yaygınlaşmasıyla birlikte, bilişim suçları da giderek daha fazla artmaktadır. Bu suçların temel nedenleri arasında, bilişim teknolojilerine olan erişimin kolaylaşması, suçluların yakalanma riskinin düşük olması ve bu suçların maddi kazanç sağlayan bir araç olarak görülmesi yer almaktadır.

Bilişim suçları, çok çeşitli şekillerde ortaya çıkabilmektedir. Bu suçlar arasında, bilgisayarlara ve ağlara yönelik saldırılar, dolandırıcılık, hakaret, müstehcenlik, fikri ve sınai haklara tecavüz, kişisel verilerin ihlali gibi suçlar yer almaktadır.

Miras sözleşmeleri, kişilerin ölümü durumunda aile içinde yaşanabilecek anlaşmazlıkları önlemek ve mirasın düzenli bir şekilde dağıtılmasını sağlamak amacıyla kullanılır. Bu belge, hukuki bir dayanak sağlayarak miras bırakanın iradesini yasal bir çerçevede yerine getirir.

Her miras sözleşmesi, bireyin özel durumlarına bağlı olarak farklılık gösterebilir ve bu nedenle bir avukatın rehberliğiyle hazırlanması önemlidir.

ARA
WHATSAPP